Reenginering kavramı günümüzde pek çok şirketin benimsediği kavramlardan biridir. Değişim mühendisliği, yeniden yapılanma ve benzeri şekilde kullanabiliriz bu kavramı. Değişim mühendisliği adından da anlaşılacağı üzere bir “değişim”dir. İşletmede var olan değişim taleplerine bütünsel bir şekilde çözüm üretmek amacıyla kurulan bir sistemdir. Eğer sistem planlı ve düzenli bir şekilde işlerde başarı kaçınılmaz olur. İşletmede var olan sistem artık günümüzün ihtiyaçlarını karşılamıyorsa ya da yeni düzene adaptede sorun yaşıyorsa demek ki yeniden yapılanmanın telaffuz edilme zamanı gelmiştir. Bu değişimden kasıt, eksiklik olan parçaları değiştirmek değil bir bütün halde yenilenmektir. Bu nedenle değişim mühendisliğine aynı zamanda yeniden düzenleme de denilebilir. Gelin önce değişim mühendisliği ne demek tanımlayarak işe başlayayım.
Değişim mühendisliği nedir, kısaca…
Değişim mühendisliği kısaca şu tanımdadır; mevcut şirketlerin kendilerini yeniden yaratmak amacıyla kullanacakları tekniklere verilen isimdir. Değişim mühendisliği kitabı ya da özgün adıyla Reengineering the Corporation adlı kitapta değişim mühendisliği şu şekilde tanımlanmıştır. Michael Hammer ve James A. Champy’e göre değişim mühendisliği “maliyet, kalite, hizmet ve hız gibi çağımızın önemli performans ölçülerinde çarpıcı geliştirmeler yapmak amacıyla iş süreçlerinin yeniden düşünülmesi ve radikal bir şekilde yeniden tasarlanma sürecidir”. Kitabın yazarı Hammer ve Champy’e göre düzeni oturmuş organizasyonlarda değişimi gerçekleştirmek oldukça güçtür. Kim bu değişim için elini taşın altına koysa şüphesiz tepki de alacaktır. Kimse kurulu düzenini değiştirmek istemez! Bazıları değişime kapalı olduğundan “böyle gelmiş, böyle gider” mantığıyla her hangi bir girişimde bulunmak da istemez. Değişim mühendisliği sisteminin başarıyla uygulanabilmesi için üst yönetimde kararlılık gerekir. Yanı sıra organizasyonda iş süreçleri üzerine yoğunlaşmak ve tüm çalışanların bu adaptasyon sürecine katılması gereklidir. Değişim mühendisliği ya da diğer ifadeyle yeniden yapılanma kavramı, belirli bir departmanda %10’luk bir artış sağlanması ya da ürünlerin %20 daha ucuza mal edilmesi anlamına gelmez. Buradaki değişiklik köklüdür ve %100’lük artışlar ve büyümeler hedeflenir.
Değişim mühendisliği yaklaşımı nedir?
Değişim mühendisliği denildiğinde 4 ana sözcük ortaya çıkar; çarpıcı, temel, radikal ve süreç. Değişim mühendisliğinde amaç organizasyondaki stratejik ve artı değer yaratan tüm süreçlerin yeniden yapılandırılması, yeniden tasarlanmasıdır. Değişime başlanmadan önce işlerin neden yapıldığı ve neden bu şekilde yapıldığını anlatan temel sorular ve bu soruların yanıtları gereklidir. “Neden” sorusunun iyi bir şekilde araştırılması gereklidir. Dört anahtar sözcükten biri olan radikal ise şunu tanımlar; burada önemli olan yapay değişiklikler değildir. Mevcut olan düzenin üzerinde birkaç yapay düzenleme kast edilmez. Burada radikal bir değişim söz konusudur. Yani eskiyi tamamen silmek ve yeni olana odaklanmak esastır. Değişim mühendisliği var olan işin geliştirilmesi ya da değiştirilmesi demek değildir. Tamamen yeniden icat edilmesi ve radikal değişimlerin yapılması demektir. Bir diğer anahtar sözcük; çarpıcı. Değişim mühendisliği kademeli geliştirmeler yapmak değildir. Performansta önemli basamaklara atlamak demektir. Yani diğer bir deyişle işletmede “sıçrama” yapmak ve büyük hamlelerle oyuna devam etmektir. Bir diğer sözcük ise süreç. Süreç, belki de en önemli anahtar sözcüklerden biridir. İş süreci önemlidir. Sürece odaklanmak gereklidir. Yukarıda da sözünü ettiğimiz gibi tüm çalışanların bu sürece katılması gerekir. Süreç zorlu ve yol uzundur ancak esas verim elde etmek için bir araya gelmek ve ortak kararlar almak önemlidir.
Değişim mühendisliği tasarlanması
Değişim mühendisliği pek çok kavramı içinde barındırır. Burada esas olan bazı süreçlerin doğru analizidir. Bunları genel anlamda ele alacak olursak aşağıdaki başlıklar üzerinde yoğunlaşmak mümkün olacaktır.